Halk arasında bazı kelimeler ve cümleler Perşembe’nin bazı köylerinde ki Fatsa ve Ünye’de de olabilir “Tırnağına bakmak” diye bir tabir vardır. Bu tabir tam sofra kurulmuşken gelen kişiler için söyl...
Huzur kelimesi lügatlerde olduğu gibi değildi. Anlatılması ve anlaşılması zordu. Sadece içinizde hisseder ama izah edemezdiniz. Zaten izaha da lüzum yoktu.
Yavuz Sultan Selim’in “Merdüm-i dideme” diye başlayan dörtlüğü aynı kelimeler ile farklı yazılışlarına rastladım.
Özellikle günümüzde okuma alışkanlığımız kaybettik. Başka bir ifade ile yeterince okuma alışkanlığı kazanamadık.
“Okçulu” adıyla binen köyde yaşıyordum. Köyümüz bir sahil köyüydü. Hane sayısı az, bitkilerden dolayı yeşili, gökyüzü ve denizden dolayı mavisi çoktu.
O, eski usûl beşikler hayatımızdan çıkalı yarım asır oldu. Şimdi “Konu höllük iken beşiğe nasıl geldi?” diye soran olabilir.
Her ürün bir emek ister. Ancak edebi eserler; zihni, psikolojik, kültürel, gözlem, fikir ve duyguların bir araya gelmesiyle ortaya çıkar. Edebi eserler bir “sancının” ürünüdür.
Mazisi tarihin derinliklerine uzanan ülkemizde kültür devamlılığı esastır. Yunus Emre bu milletin manevi hislerini yaşatacak bir sestir.
Eğitimin devam ettiği süre içinde okulda iş eksik olmaz. Mutlaka idarecilerin ilgilenmesi gereken şeyler olur. Bunlar planlı ve plansız olarak ikiye ayrılır.
Çatalpınar hafızamda yer eden mekânlardan biri olmuştur.
Etrafı seyrederken aklıma yatmayan bir koşturmaca gördüm. Ne oyuna benziyordu ne de kavgaya. Altı, yedi öğrenci rastgele koşuşuyordu.
“Bu nasıl bir soru?” diyebilirsiniz. Biri il, diğeri ilçe.
Bu bağlantı sizi https://www.unyehaber.net dışındaki bir siteye yönlendiriyor.